İkinci El El Terminali’nin hikayesi | Şöyle bir adım geriye çıkıp baktığımızda, Desnet birçok müşterisi için sıradan bir tedarikçi değil, dönüşüm yolculuğuna tanık oldukları bir dost gibi oldu. “Hikayeniz varsa varsınız” derler ya, Desnet’in hikayesi müşterilerinin hep çok ilgisini çekti. Çekmeye de devam ediyor. Çünkü neredeyse bu dönüşümün en büyük pay sahibi müşterilerimiz.
Nasıl oluyor diyeceksiniz, değil mi? Normal şartlarda bir şirket kararlarını kendi ofislerinde, toplantı odalarında alırken biz birçok kararımızı sahada, müşterimizde ya da müşterimizi misafir ederken kendi toplantı odalarımızda alıyoruz. Birlikte karar veriyoruz rotadaki yeni duraklara.
İkinci el el terminaline girişimiz de böyle olmuştu. Çanakkale’nin önde gelen gıda dağıtımcılarından birinin satın alma yöneticisiyle görüştüğümde bana “Ömer Bey, yeni bir depo açacağız ama çok fazla bütçemiz yok” dediğinde beni adeta görevlendiriyordu. “Yapacak bir şey yok Ali bey, bütçe oluşturup alın” demek de esnaflık kültürümüze aykırı. “Ne yapabiliriz, bir bakalım” dediğimizde bir başka müşterimizin kapattığı depodan bahsedişi geldi aklımıza. O cihazları alıp bakımlarını yapıp Ali beylere gönderdik. İkisi de bu alışverişten çok kazançlı ve mutlu ayrılmıştı. Bizde de bir ampül yanmıştı adeta. Yaklaşık 240 yıl önce dalından kopan ve Sir Isaac Newton’un başına düşen elma gibi, bizim de başımıza ikinci el el terminali düşmüştü.
İkinci Elde Neler Yaptık?
Bir masada yaklaşık 20 adet cihazla başladık ve yılda 5000 adede yakın el terminalinin ikinci el alınıp yenilenerek yenilenmiş el terminaline dönüşümünü sağladık. Bu süreç yaklaşık 5 yıl sürdü. Bu 5 yıl Desnet’in tarihinde çok önemli bir dönüşümün dönemiydi. İkinci El El Terminali, El Terminali Kiralama, Eskiyi Getir Yeniyi Götür ve 60 Dakikada Teknik Servis gibi ilklere imza attık bu süreçte. Çok şey öğrendik. Her bir ilkimizi ya müşterilerimizden öğrendik, ya da bir müşterimizin bir derdini çözmek için kafa yorarken.
Sonra 2020’lere geldik. Artık Android El Terminali çağına girişimiz tamamlanmıştı. Windows cihazlarımızın yüzüne kimse bakmaz olmuştu. Windows El Terminallerinden Android’e geçiş beklediğimizden de hızlı olmuştu. Android El Terminali söz konusu olunca bu kez karşımıza versiyon konusu çıktı. Windows’da Microsoft mühendislerinin dinlene dinlene, eğlene eğlene, hiç aceleye getirmeden yaptığı geliştirmelerle neredeyse 10 yılda bir yeni işletim sistemi çıkarmasına hiç benzemiyordu Android, birkaç ayda bir yeni versiyon haberi alıyorduk. Böyle olunca da ikinci elde versiyon tutturma problemi karşımıza çıktı. Android 4, Android 5, Android 6’da 2. el el terminali bulabiliyordunuz ama bu kez de müşterilerimize eski bir teknoloji sunmuş oluyorduk.
Bu arada elbette sadece 2. el satmıyorduk bu yıllar boyunca. Ama sıfır el terminallerinde pek stok tutmadan, daha çok distribütörlerin stoklarından yararlanarak ilerliyorduk. Güzel satışlar da yapıyorduk ama sıfır üründe eskilerin tabiriyle alametifarikamız , yani farkımız yoktu. “Neden sizden alalım?” sorusuna iyi bir cevap veremiyorduk.
Zebra ile yeni bir başlangıç
2020’lere geldiğimizde hoş bir buluşma oldu. Sektörün zirvesinde olan, dünyada bu işi en iyi yapan ZEBRA TECHNOLOGIES ile bir araya geldik. Zebra’da mütevazı bir başlangıç yaptık. Onlar bizi, biz onları elbette çok iyi tanıyorduk ama kurumsal bir işbirliği ile bir partner’lık ilk kez başlıyordu. Önce Business Partner olduk, aynı yılın sonlarına doğru da Premier Business Partner olduk. Zebra tarihinde aynı yıl bu kadar hızlı gelişim gösteren çok az sayıda firmadan biri olduk.
Sadece Zebra Technologies ürünleri değil elbette, ama stratejimizi şöyle kurguladık: “Desnet en iyi markaların en iyi ürünlerini stoklu bulundurur, satar ve kurulum ya da teknik destekte mükemmel satış sonrası desteği verir”. Çok hızlı tedarik, güçlü stok, güçlü destek. Bu da bizi şöyle bir pozisyona itti: Artık hiçbir sektördaşımızla rakip değiliz. Biz ürünü, servis ve hizmetimizle birlikte sunuyoruz. O nedenle aslında aynı ürünü satmıyoruz. Desnet ile çalışmak isteyen ve normalin üstünde bir servis/hizmet almak isteyen müşterilerimize en iyiyi sunmaya çalışıyoruz. Ve bunu sağlayabilmek için de fiyat rekabetine girmiyoruz.
Yani en iyi fiyat desnet’te diye bir iddiamız yok ama ödediğiniz her kuruşun hakkını fazlasıyla alacağınızın, paranızın boşa gitmeyeceğinin ve paranızı verdiğiniz firmanın tüm kazancını yine size daha iyi hizmet etmek için yatırıma dönüştüreceğinin garantisini veriyoruz.
Böylece size Desnet’in hikayesinden küçük bir kesit sunmuş oldum. Bazen meslektaşlarımız bana kızıyor, “Bu kadar detay neden anlatıyorsun, bazı bilgilerin, stratejilerin gizli ve gizemli kalsın” diyorlar. Birincisi anlatmayı seviyorum ve bunun önüne geçemiyorum. İkincisi de belki anlattığım firmaya -sektördaş olsun, müşteri olur- ilham verir ve kendi firmasının dönüşüm hikayesini oluşturmasında katkım olur diye düşünüyorum.
Dünyada yeni ve ilk kez denenen hiçbir şey yok. Yaptığımız hiçbir şeyi de ilk defa biz yapmıyoruz. Sadece doğru formülü doğru yerde doğru zamanda uyguladık. Bu yüzden de bilgiyi saklamanın insanlığa faydalı bir şey olmadığını biliyoruz.
Arada yazılarımla Desnet Blog’da sizlerle olacağım. Umarım sıkılmaz, okursunuz. Yorumlarınızı da aşağıya veya eposta adresime bekliyorum.
Sevgiler,
Ömer Ekinci
Desnet Genel Müdürü